TELAFFUZKELİMEANLAM
small:[isim]  arka, dar kısım
small:[sıfat]  küçük, mini, ufak, minik, az, ufak tefek, küçücük, ufacık, basit, sıradan, önemsiz, fakir, zayıf, hafif, mütevazi
small tools:[isim]  el aletleri
small appliances:[isim]  küçük ev aletleri
small concerns:[isim]  önemsiz işler
small of my back:[isim]  bel çukurum
small apartment:küçük ev
small arms:hafif silâhlar, hafif silahlar
small beer:önemsiz kimse, değersiz şey, önemsiz şey, önemsiz sözler
small fruits:[isim]  üzüm cinsinden taneli meyveler
small town:kasaba
small sum of money:küçük para tutarı



[ son aranan 10 kelime: kartel firması | (hayvanlar) havayı koklamak | miyavlamak | board of referees | use of a car for business | afefobi | mayıs | birine alçakça oyun oynamak | dozens | small ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2025 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0013