TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| storm: | [isim] fırtına, kasırga, hücum, öfke, kıyamet, kargaşa, telaş, fırtınanın yarattığı dalgalanma |
| storm: | [fiil] şiddetli esmek, fırtına gibi esmek, kıyameti koparmak, öfkelenmek, hücum etmek, saldırmak, zorla girmek, taarruz etmek |
| storm anchor: | ocaklık demiri, kurtuluş ümidi |
| storm beaten: | fırtınaya tutulmuş, fırtına yemiş |
| storm center: | kasırga merkezi, karışıklığın kaynağı |
| storm clouds: | [isim] fırtına bulutları |
| storm and stress: | buhran devresi |
| storm of applause: | alkış tufanı |
| storm lantern: | fırtına feneri |
| storm of protest: | [isim] itiraz fırtınası |
| storm van leeuwen's chamber: | storm van leeuwen odası |
| storm cloud: | yağmur bulutu, kara bulut, tehlike |