TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| sweep: | [isim] tarama, tarayıcı, süpürme, mayın tarama, temizleme, sürükleme, erim, etki alanı, kıvrım, dönemeç, geniş alan, silip süpürme, hepsini alma, çıkrık, baca temizleyicisi, ocakçı, rezil, kerata |
| sweep: | [fiil] süpürmek, süpürüp atmak, temizlemek, sürüklemek, ezip geçmek, önüne katmak, ortadan kaldırmak, silip süpürmek, hepsini almak, taramak, üzerinde gezinmek (parmaklar), sert esmek, hızla yayılmak, azametle yürümek, salınmak, salınarak geçmek, uzamak (soka |
| sweep: | ekranın yatay taranması |
| sweep along: | süpürüp gitmek |
| sweep aside: | bir kenara kaldırmak |
| sweep down: | süpürüp gitmek |
| sweep down on: | çullanmak, saldırmak, talan etmek, yağmalamak |
| sweep up: | [fiil] süpürmek, süpürüp temizlemek |
| sweep smb. off his feet: | aklını başından almak, aşık etmek, ayaklarını yerden kesmek |
| sweep away: | süpürüp atmak, coşturmak, heyecanlandırmak, ortadan kaldırmak |
| sweep off: | süpürüp atmak, coşturmak, heyecanlandırmak, ayırmak (ölüm), almak (ölüm) |