| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| tavır: | put on | |
| tavır: | attitude, manner, air, posture, address, aspect, behavior, behaviour [Brit.], carriage, demeanor, demeanour [Brit.], deportment, face, form, mien, port, pose, presence, tone | |
| tavır takınmak: | strike an attitude, attitudinize, pose, come, put on style | |
| tavır benimsemek: | [fiil] to adopt an attitude |
[ son aranan 10 kelime: babasının modeli olmak | kapı anahtarı | siamese twins | half blood | pointed bar | şimşek şeklinde ok | wounded veteran | tanıdıkça | fare avcısı | tavır ]