| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| tehdit: | threat, menace, threatening, danger, intimidation, jawbone | |
| tehdit eden: | threatening, minatory, minacious | |
| tehdit etmek: | threaten, menace, overhang | |
| tehdit mektubu: | threatening letter | |
| tehdit oluşturmak: | impend | |
| tehdit karşısında sinmek: | [fiil] to surrender to intimidation | |
| tehdit ve şiddet kullanarak girmek suretiyle işgal etme: | forcible detainer | |
| tehdit dile para istemek: | [fiil] to demand money with menaces |
[ son aranan 10 kelime: doğrudan konsinye çıkartılan ve başka bir tarafça kullanılmayan konşimento | sal yapmak | confidence | hegira | yetkiler | yurumek | metal fatique | instinct of self-preservation | roket bombası | tehdit ]