TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
temiz: | clean, pure, clear, neat, fresh, chaste, clean-handed, fair, respectable, sanitary, spruce, tidy, unpolluted, unsoiled, unspotted, unstained, white | |
temiz: | cleanly, neatly, fairly | |
temiz hava: | ozone | |
temiz hava delisi: | fresh air friend | |
temiz (yahudilerce): | kosher | |
temiz adam: | Mr clean | |
temiz aşk: | idyll | |
temiz su: | clear water, clean water | |
temiz kalpli: | simple-hearted, simple minded, simple, harmless, homespun, ingenuous, pure minded | |
temiz görünümlü: | natty | |
temiz sağlık raporu göstererek ya da karantina hükümlerine uyarak limanın kullanılabileceğini gösteren belge: | certificate of pratique | |
temiz anlaşma (standart kira anlaşmalarında gemi sahibi aleyhine değişiklik yapılmadığı anlamında: | clean charter |