TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
that's cool: | çok iyi, çok klas | |
that's my business and none of yours: | bu benim işim , seni ilgilendirmez | |
that's it: | hepsi bu kadar. | |
that's a bit stiff: | bu kadar da olmaz, bu kadarı da fazla | |
that's a bit thick: | bu kadarı da fazla | |
that's all: | phr | |
that's all right: | tamam | |
that's all we have: | hepsi bu kadar. | |
that's the cheese: | işte o kadar, doğrusu bu | |
that's why: | bu yüzden, bu nedenle |