| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| these: | bunlar | |
| these are my suitcases: | bu valizler benim. | |
| these are too big: | bunlar çok büyük. | |
| these are too narrow: | bunlar çok dar. | |
| these are too small: | bunlar çok küçük. | |
| these shares are active: | bu hisseler pek hareketli | |
| these are too wide: | bunlar çok geniş. | |
| these days: | son zamanlar, bugünler | |
| these goods are selling briskly: | bu mallar iyi gidiyor | |
| these ones: | bunlar | |
| these figures don't add up (right: | rakamlarımız tutmuyor |
[ son aranan 10 kelime: başka ülkelerdeki büyük kentlerde çinlilerin oturduğu semt | başka bankaların kanuni ihtiyatlarının bir bölümünün depo edildiği yetkili banka | başka kişilerin içtiği sigara | ahlak dışı | (iskambil) oynanan cinsten kâğıdı oynamak | implementing | yarin | yatan | kerem | these ]