TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| through: | [zarf] bir uçtan bir uca, baştan sona, sayesinde, tamamen, doğru, doğruca |
| through: | [edat] bir uçtan bir uca, sayesinde, içinden, arasından, baştan başa, yüzünden |
| through: | [sıfat] direkt, kesintisiz |
| through: | Vasıtasiyle, yolu ile. |
| through an oversight: | dikkatsizlik sonucu, yanlışlıkla |
| through passenger: | transit yolcu, aktarmasız yolcu |
| through the medium of the press: | basın aracılığıyla, basın kanalıyla |
| through inadvertence: | dikkatsizlik yüzünden, kaza ile |
| through fare: | geçit |
| through the agency of (sb: | marifetiyle |
| through the agency of water: | suyun etkisi ile |
| through the ages: | çağlar boyunca |
| through the night: | bütün gece boyunca |
| through the proper channels: | ilgili kanallar yoluyla |