TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to accept: | [fiil] razı olmak, onaylamak, almak, tasdik etmek, anlamak, anlam vermek, eyvallah demek, kabul etmek, kabullenmek, muvafakat etmek |
| to accept a proposal with unanimous approval: | [fiil] bir teklifi ittifakla kabul etmek, bir teklifi oybirliği yle kabul etmek, teklifi ittifakla kabul etmek |
| to accept sth without reservation: | [fiil] bir şeyi şartsız kabul etmek |
| to accept a statement without reserve: | [fiil] bir ifadeyi kaydı ihtirazisiz kabul etmek |
| to accept without qualification: | [fiil] herhangi bir kaydı ihtirazi olmadan kabul etmek |
| to accept a bet: | [fiil] bahsi kabul etmek, bahis bahsi kabul etmek |
| to accept a bill: | [fiil] bir senedi kabul etmek |
| to accept a call: | [fiil] bir telefon çağrısını kabul etmek |
| to accept a risk: | [fiil] bir riski göze almak |
| to accept office: | [fiil] bir mevkie geçmeyi kabul etmek |
| to accept sb's arguments: | [fiil] birinin öne sürdüğü kanıtları kabul etmek |