TELAFFUZKELİMEANLAM
to bear:[fiil]  doğurmak, birine bir duygu beslemek, ürün ya da meyve vermek, yönelmek, akılda tutmak, faiz getirmek, uygun olmak, üstüne almak, götürmek, dayanmak, çekmek, katlanmak, tahammül etmek, taşımak
to bear the consequences:[fiil]  sonuçlarına katlanmak
to bear highest credentials:[fiil]  yüksek referansları olmak
to bear with the land:[fiil]  karaya doğru yol almak, (gemi) karaya doğru gitmek
to bear evidence:[fiil]  tanıklık etmek
to bear every mark of poverty:[fiil]  her tarafından yoksulluk akmak
to bear in mind:[fiil]  unutmamak, göz önünde bulundurmak
to bear sth in mind:[fiil]  aklında tutmak
to bear no comparison with:[fiil]  mukayese kabul etmemek
to bear a date of:[fiil]  tarihini taşımak, ... tarihinıtaşımak
to bear comparison with sth:[fiil]  karşılaştırılabilmek



[ son aranan 10 kelime: bir hisse senedini küçük parçalara bölmek | başında kavak yelleri esen | rubbıng | fabrika giriş kapısı | competent | stepfather | rotating | laundering | ultrasound | to bear ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0013