TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to compose: | [fiil] oluşturmak, düzenlemek, kendine hâkim olmak, (matbaacılıkta) dizmek, düzmek, dizmek, birleştirmek, beste yapmak, bestelemek, meydana getirmek, tahrir etmek, tertip etmek, toplamak |
| to compose one's differences: | [fiil] anlaşmazlıkları gidermek |
| to compose a line: | [fiil] (basım) satır dizmek |
| to compose a scheme: | [fiil] plan kurmak |
| to compose a sentence: | [fiil] cümle yapmak |
| to compose a speech: | [fiil] konuşma hazırlamak, nutuk hazırlamak |
| to compose oneself: | [fiil] yatışmak, kendini toplamak |
| to compose one's affairs: | [fiil] işlerine çekidüzen vermek |