TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to derive: | [fiil] almak, istihraç etmek, türemek, türetmek, kökünü araştırmak, hâsıl olmak, elde etmek, çıkarmak |
| to derive benefit from sth: | [fiil] bir şeyden menfaat sağlamak, faydalanmak, bir şeyden yararlanmak |
| to derive great pleasure from one's studies: | [fiil] çalışmalarından büyük tat almak |
| to derive profit: | [fiil] kâr sağlamak |
| to derive (one thing) from (another: | [fiil] türetmek |
| to derive a good income: | [fiil] iyi gelir sağlamak |
| to derive a pims from sth: | [fiil] bir şeyden kâr etmek |
| to derive a profit from sth: | [fiil] bir şeyden kâr etmek |
| to derive a title: | [fiil] bir hak elde etmek |
| to derive advantage from sth: | [fiil] bir şeyden yararlanmak |
| to derive an improper personal benefit: | [fiil] haksız kazanç elde etmek |