TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to ease: | [fiil] rahat ettirmek, sıkıntıdan kurtarmak, ağrısını yatıştırmak, kolaylaşmak, gevşetmek, kolaylaştırmak |
| to ease pressure: | [fiil] basıncı azaltmak |
| to ease credit controls: | [fiil] kredi kontrollerindeki sıkılığı kaldırmak |
| to ease down interest rates: | [fiil] faiz oranlarını indirmek |
| to ease off: | [fiil] (fiyatlar) düşmek, şiddeti azaltmak |
| to ease nontariff barriers: | [fiil] tarife dışı engelleri gevşetmek |
| to ease a fraction: | [fiil] biraz azalmak |
| to ease the economic situation: | [fiil] ekonomik durumu düzeltmek |
| to ease sb in his work: | [fiil] birini işinde rahatlatmak |
| to ease one's conscience: | [fiil] vicdanını rahatlatmak |
| to ease up: | [fiil] (para) ucuzlamak, kolaylaşmak, genişlemek |