TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to enjoy: | [fiil] beğenmek, hoşlanmak, iltifat etmek, lezzet almak, sevmek, zevk almak |
| to enjoy no preferences: | [fiil] tercih hakkı olmamak |
| to enjoy priority: | [fiil] öncelik hakkı olmak |
| to enjoy preferential treatment: | [fiil] öncelik tanınmak, öncelik hakkı tanınmak |
| to enjoy oneself (when one should be working: | [fiil] yan gelip yatmak |
| to enjoy some leisure: | [fiil] biraz dinlenmek |
| to enjoy credit: | [fiil] krediden yararlanmak |
| to enjoy income: | [fiil] geliri olmak |
| to enjoy a fortune: | [fiil] hali vakti yerinde olmak |
| to enjoy a right: | [fiil] bir haktan yararlanmak |
| to enjoy oneself: | [fiil] eğlenmek, keyfine bakmak, keyif çatmak, rahatına bakmak, sefa sürmek |