TELAFFUZKELİMEANLAM
to force:[fiil]  mecbur etmek, bastırmak, sıkıştırmak, zorla yapmak, bir bitkinin büyümesini yapay yoldan hızlandırmak, icbar etmek, cebretmek, kabartmak, zorlamak
to force from:[fiil]  (bir şeyi) zorla almak
to force issues:[fiil]  problemleri sonuçlarını düşünmeden çözmeye çalışmak
to force an amendment:[fiil]  tadilat teklifi için zorla oy toplamak
to force juice out of an orange:[fiil]  portakalın suyunu sıkmak
to force down a fas:[fiil]  bir fiyatı indirmek
to force out of the market:[fiil]  piyasadan kovmak
to force one's way through the crowd:[fiil]  kalabalıkta kendine yol açmak
to force on:[fiil]  itelemek
to force one's entrance into a house:[fiil]  zorla bir eve girmek
to force one's entry:[fiil]  bir yere zorla girmek



[ son aranan 10 kelime: bir bataryayı veya askeri harekâtı düşmandan saklamak | atlı asker | preternatural | to gain a fortune | to take sb in to dinner | to retire | benzin | forenoon | yeteneklerini gerçekleştirmek | to force ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0038