RoketSozluk - to hold kelimesinin türkçe anlamı

TELAFFUZ	KELİME	ANLAM
	to hold:	[fiil] tutamak, bırakmamak, zapt etmek, içine atmak, kapsamak, istiap etmek, alıkoymak, salıvermemek, durdurmak, sahip olmak, malik olmak, malik veya zilyet sıfatı ile elinde bulundurmak, hail olmak, uhdesinde bulundurmak, devam ettirmek, inanmak, kabul ve tasdik etmek, devam etmek, iltizam etmek, mecbur etmek, yapışmak, dayanmak, sabit olmak, sadık olmak, değişmemek, arkası kesilmemek, ilerlemek, doğru kalmak, durmak, ifa etmek, icra etmek, yapmak, bir duruşma icra etmek, ihtiva etmek, almak, muhafaza etmek, sürmek, tutmak, elinde tutmak
	to hold five seats:	[fiil] beş kişilik yer tutmak
	to hold meetings at short intervals:	[fiil] kısa aralarla toplantılar yapmak
	to hold one's way in spite of all obstacles:	[fiil] bütün engellere karşın yolunda gitmeye devam etmek
	to hold high jinks:	[fiil] çok şamata yapmak, neşesinden kabına sığamamak
	to hold 4 typewritten pages:	[fiil] dört daktilo sayfası tutmak, dört daktilo sayfası almak
	to hold four typewritten pages:	[fiil] dört daktilo sayfası tutmak
	to hold extreme views:	[fiil] aşırı görüşleri olmak
	to hold property:	[fiil] mülk sahibi olmak
	to hold one's own against all comers:	[fiil] bütün hasımlara karşı direnmek, savunmak
	to hold one's horses:	[fiil] (geçici olarak) harekete geçmeyi ertelemek