TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to lend: | [fiil] ödünç vermek, eğreti olarak vermek, vermek, faizle vermek, iğreti vermek, eğreti vermek |
| to lend for consumption purposes: | [fiil] tüketim kredisi vermek |
| to lend effective aid to sb: | [fiil] birine çok yardımı dokunmak |
| to lend one's aid to sth: | [fiil] birine bir şey için yardımda bulunmak, bir şeye yardım etmek |
| to lend to meditation: | [fiil] tefekküre dalmak |
| to lend sb one's aid and assistance: | [fiil] birine yardımda bulunmak |
| to lend oneself to illusions: | [fiil] hayallere kapılmak |
| to lend a hand: | [fiil] yardım etmek |
| to lend out: | [fiil] ödünç vermek |
| to lend stock: | [fiil] ödünç hisse vermek |
| to lend assistance: | [fiil] yardım etmek |