TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to relieve: | [fiil] kurtarmak, nöbet devralmak, sıkıntısını hafifletmek, hakkını vermek, hafifletmek, gevşetmek, yardım etmek |
| to relieve sb from all responsibility: | [fiil] birini her türlü sorumluluktan kurtarmak |
| to relieve sb of all responsibility: | [fiil] birini her türlü sorumluluktan kurtarmak |
| to relieve a besieged town: | [fiil] kuşatılmış bir şehri kurtarmak |
| to relieve a sentry: | [fiil] bir nöbetçinin nöbetini devralmak |
| to relieve an emergency: | [fiil] acil duruma yardım etmek |
| to relieve an official of his post: | [fiil] bir memuru görevinden almak |
| to relieve from taxes: | [fiil] vergiden kurtarmak |
| to relieve of a risk: | [fiil] bir riskten kurtarmak, riskten kurtarmak |
| to relieve one's mind: | [fiil] gönlünü ferahlatmak |
| to relieve sb from a liability: | [fiil] birini bir borçtan kurtarmak, birini sorumluluktan kurtarmak |