TELAFFUZKELİMEANLAM
to rush:[fiil]  koşmak, hızla yürümek, düşüncesizce atılmak, koşturmak, acele ettirmek, geriye atmak, püskürtmek, (US) üyeliğini göz önünde bulundurmak, aşırı bedel istemek, fırlamak, aceleleştirmek, acele etmek, saldırmak, sıkıştırmak
to rush to conclusions:[fiil]  çabuk sonuç çıkarmak
to rush up reinforcements:[fiil]  takviye kuvvetleri yetiştirmek
to rush things:[fiil]  aceleci davranmak
to rush into print:[fiil]  acele baskıya vermek
to rush a bill through the house:[fiil]  bir kanun tasarısını meclisten acele geçirmek
to rush from one place to another:[fiil]  koşuşturmak
to rush headlong to one's ruin:[fiil]  hızla yıkıma gitmek
to rush in with new orders:[fiil]  acele yeni siparişlerde bulunmak
to rush sb to the hospital:[fiil]  birini acele hastaneye götürmek
to rush sb for money:[fiil]  birisinden acele para istemek, birinden acele para istemek



[ son aranan 10 kelime: tennis racket | financial liability | küçük erkek | shaver | wrapped in paper | küf kokulu | külotlu çorap | kültür eksikliği | to be covered with tar | to rush ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0017