| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to take care of: | [fiil] gözetmek, bakmak | |
| to take care of sb: | [fiil] birini himaye etmek, birine bakmak, rüşvet alarak halletmek, öldürmek, baktırmak | |
| to take care of a building: | [fiil] binanın bakımını üstlenmek | |
| to take care of a debt: | [fiil] bir borcu ödemek | |
| to take care of children: | [fiil] çocuklara bakmak | |
| to take care of number one: | [fiil] kendi çıkarına bakmak | |
| to take care of one's money: | [fiil] parasını dikkatle sarf etmek | |
| to take care of one's own affairs oneself: | [fiil] başınin çaresine bakmak |
[ son aranan 10 kelime: bindirme | barsaklarını çıkarmak | to mop up profits | single bill | loadshedding | okunaksız | gaz | seasonality | relativistic velocity | to take care of ]