TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
unburden: | [fiil] açmak, itiraf etmek, rahatlatmak (vicdan), yükten kurtarmak | |
unburden one's heart: | kâlbini açmak, içini dökmek | |
unburden one's troubles to smb: | derdini açmak, dert yanmak | |
unburden oneself: | içini dökmek, derdini açmak | |
unburden oneself of a secret: | sırrı söyleyerek rahatlamak |