| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| warehouse: | [isim] toptan satış yeri, depo, ambar, büyük mağaza, antrepo, ardiye | |
| warehouse: | [fiil] depolamak, ambarda saklamak | |
| warehouse keeper's order: | [isim] ambar çıkış müsaadesi | |
| warehouse keeper's receipt: | (Br) resepise, makbuz senedi (umumi mağazalara saklanmak üzere tevdi edilmiş emtia ve zahire karşılığında bunların mülkiyet hakkını temsil etmek üzere verilen kıymet | |
| warehouse keeper's warrant: | (Br) varant, rehin senedi (umumi mağazalar tarafından buralara konan ticari mallar karşılığında mal sahiplerine verilen ve mağazalara bırakılmış emtia üzerinde reh | |
| warehouse books: | [isim] malların girdiğini çıktığını belli eden kayıtlar, antrepo defterleri | |
| warehouse goods: | [isim] gümrük antreposundaki mallar, gümrük antrepo sundaki mallar | |
| warehouse charges: | [isim] depo ücretleri, antrepo giderleri | |
| warehouse bonded: | gümrük antreposu (gümrüğe tabi malların , vergileri ödeninceye kadar depolanabileceği gümrük görevlilerinin denetimi altındaki bina |
[ son aranan 10 kelime: meslek dışındakiler | mümkün değildir | revaluation of tangible fixed assets | think fit | encaiss | açık arttırmayla elden çıkarmak | change over production | formulation | to be right back in sth | warehouse ]