TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| without: | [zarf] olmadan, olmaksızın, dışarıda |
| without: | [edat] olmadan, siz, sız, meden, dışında |
| without: | [bağlaç] medikçe, meksizin |
| without buton holes: | iliksiz |
| without relatives or friends: | kimsesiz |
| without a care in the world: | dünya yıkılsa umurunda değil, tasasız |
| without a hat: | şapkasız |
| without troubling any further: | artık fazla zahmete girmeden |
| without arguing: | tartışmasız |
| without the need for ...: | [zarf] ...'e gerek kalmaksızın, ... gerekmeksizin |
| without trees: | ağaçsız |
| without gloves: | tereddütsüz |
| without a grain of sense: | hiç anlamı olmama |