TELAFFUZKELİMEANLAM
zor:arduous, baffling, crucial, cruel, difficult, exacting, formidable, hairy, hard, inconvenient, knotty, mean, rough, sticky, stiff, tight, trickish, uneasy; causing difficulty
zor:constraint, force, main, might, strain
zor anlaşılır:slippery
zor beğenen:choosy, difficult, exacting, fastidious, finical, finicking, finicky, fussy, queasy
zor beğenen tip:kittle cattle
zor kullanarak yenmek:[fiil]  to overpower
zor durum:cleft stick, crunch, den, foul, grievousness, hole, impasse, lurch, pickle, nice pickle, sad pickle, sorry pickle, push, scrape, spot, tight corner, toughie
zor anlar yaşamış olmak:[fiil]  to have a hell of a time
zor altında hareket etmek:[fiil]  to act under constraint
zor altında hareket etmek ; icbar vasıtası ; manevi zorlama ; fiziki zorlama ; birini zor altına sokmak ; birinin huzurunda sıkılmak ; çekingenlikle k:to act under constraint means of constraint moral constraint physical const
zor zaman geçirmek:[fiil]  to have a rough time
zor kullanarak bir şeyi yaptırtmak:[fiil]  to bulldoze



[ son aranan 10 kelime: evlât edinen anne baba | yıldırmak | redaktör | to reduce heat to very low | no. he | giyinik | under cover of darkness | dalya | evliliğe mani | zor ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.003